Bademcik ve geniz eti lenf sisteminin parçalarıdır. Bu dokular; solunum ve sindirim sisteminin başlangıcında yerleşmişlerdir. Bu nedenle solunan hava, alınan yiyecek ve içecek ile ilk temasa geçen dokulardır. Vücudun savunmasına yardımcı olurlar. Görevleri mikroorganizmalara karşı antikor denilen, hastalıktan koruyucu maddeleri üretmektir. Bu görevleri, yaşamın ilk birkaç yılında çok önemlidir, önemleri 2-2,5 yaşından sonra azalır. Erken bebeklik döneminde küçüktürler, yaş ilerledikçe tekrarlayan enfeksiyonlara bağlı olarak büyürler. İleri yaşlarda tekrar küçülme eğilimi gösterirler.
Bademcikler, vücudun mikropla en çok karşılaşan ve en sık iltihaplanan parçalarındandır. Bademciklerin iltihabına anjin (tonsilit) denir. En çok 5-15 yaş arasında görülen anjine orta yaş ve sonrasında pek rastlanmaz. İltihaplanma; virüs ve diğer bakterilere de bağlı olabilir ancak çoğunlukla beta hemolitik steptokok denilen bir bakteriye bağlıdır.
Boğaz ağrısı (ağrı kulağa vurabilir), yutma güçlüğü, ateş (çoğunlukla 39-40 derece), kol ve bacaklarda ağrı gibi belirtilere neden olur. Boğaza bakıldığında; boğazın her iki tarafına yerleşmiş olan bademciklerin şiş ve kızarık, üzerinde iltihap toplanmış olduğu görülür.
Tedavide yatak istirahati, bol sıvı alımı ve ağrı kesici-ateş düşürücüler önerilir. Virüslerin yaptığı bademcik iltihapları bu önlemlerle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer. Antibiyotik gerekmez. Bakterilerin neden olduğu iltihaplarda ise antibiyotik kullanılması gerekir. Tedavi başladıktan 3-4 gün sonra ateş düşer ve hastalık hafiflemeye başlar. Tedaviye 10 gün süre ile devam edilir.
Çocuklarda bademcikte görülen en sık problem, sık tekrarlayan iltihaplanmadır. Yılda bir-iki kez geçirilen bademcik iltihaplanması normal kabul edilir. Diğer önemli bir başvuru nedeni bademciklerin büyük olmasıdır. Bademciklerin büyük olması tek başına önemli değildir, önemli olan büyük olmasının herhangi bir belirtiye (ağzı açık uyuma, horlama, yeme-yutma problemleri, yüz ve çene gelişim bozukluğu) neden olup olmadığıdır. Diğer yandan bademciklerin kronik iltihabında bademcik üzerindeki küçük ceplerde kötü kokulu peynirimsi madde birikebilir.
Bademcik iltihabının en önemli tarafı, vücudun başka yerlerinde sebep olduğu bozukluklar, yani komplikasyonlardır: Nefrit (böbrek yetmezliği ve yüksek tansiyona neden olabilir), kalp romatizması (ateşli romatizma) ve eklem romatizması. Bu sayılanlar anjinin uzak organlardaki komplikasyonlarıdır. Bunların yanı sıra anjin; boyun lenf bezlerinde iltihaplanma, bademcik çevresinde apse gibi komşu dokularda da bazı bozukluklara neden olabilir.
Sık bademcik iltihabı: Son bir yılda 6’dan fazla, son iki yılda yıl başına 3’den fazla ateşli bademcik iltihabı geçirilmesi.
Ateşe bağlı havaleye neden olan tekrar eden bademcik enfeksiyonu.
Bademcik apsesi (peritonsiller abse).
Büyük bademciğe bağlı solunum veya yeme problemleri: Horlama, ağzı açık uyuma, uykuda nefes kesilmesi (apne), yeme-yutma problemleri.
Büyük bademciğe bağlı çene ve yüz gelişiminin bozulması.
Boğaz ağrısı veya ağız kokusu yapan kronik bademcik enfeksiyonu.
İlaç tedavisine yanıtsız streptokok taşıyıcılığı.
Kanser şüphesi.
Bademcik ameliyatı genel anestezi altında, ağız içerisinden yapılır. Bademcik yutağın kasından bir kapsül ile ayrılmıştır. Bademcik ameliyatı sırasında bademcik, çevresindeki bu kapsülle beraber çıkarılır. Böylece bademciğin tamamı emin bir şekilde alınmış olur, dolayısı ile yeniden bir büyüme olmaz.
Gerektiğinde geniz eti ameliyatı ile beraber yapılabilir.
Hasta ameliyat olduğu gün hastanede izlenir. Ertesi gün ağızdan gıda alımı yeteri seviyelerde ise hasta taburcu edilir.
Ameliyat sonrası: Boğaz ağrısı, kulak ağrısı, yutma güçlüğü, bulantı, kusma ve ateş olabilir. Bunlar nadir değildir ve hepsi de görülebilir.
Aile çocuğa uygun bir dille ameliyat hakkında bilgi vermelidir. Çocuğun merak ve korkusu giderilmelidir. Yapılacak olan işlemin kendi sağlığı için olduğu, bu ameliyattan sonra sık sık hasta olmayacağı, eskisi kadar sık ilaç kullanmasına gerek kalmayacağı anlatılmalıdır. Ameliyattan sonra boğazının geçici bir süre ağrıyacağı da söylenmelidir. Ayrıca, bu ameliyatla, vücudundan önemli bir organın değil artık görevini tam yapamayan, sık sık hastalanmasına neden olan küçük bir parçasının alınacağı da belirtilebilir.